343. Syrano - Nizamiye'den Sevgilerle

Gayet "007 James Bond - Rusya'dan Sevgilerle" özentisi bir başlık ile sizlere kısaca 12 .12.2011'den beri askerde olduğumu belirtmek istedim.

Aslında Rusya'ya pek de uzak değilim.

Türkiye'yi Gürcistan'la birleştirin ve denizi görünceye kadar kuzeye çıkın.

Orada olanca küçüklüğü ve garip adıyla bir Borçka göreceksiniz.

Parmağınızı oraya koyarsanız gözüme kaçırabilirsiniz, dikkatli olun :))

Görevimi şu an Nizamiye Çavuşu ve Acil Müdahele Mangası Komutanı olarak yerine getirmekteyim.

Şimdi böyle yazınca bir nane olduğum zannedilebilir.
Amma,
Lakinki,
Öyle değildir...

---------------------

Kısacık çarşı iznini bu kısacık yazıyla noktalamadan evvel, neden kısa dönem askerlik yapanlara "Poşet" dendiğini de kısaca açıklayım.

Vakti zamanında, birgün bir yerlerde, uzun dönemler arasında askerlik yapan bir de kısa dönem er varmış.

Komutan bu kısa dönem de dahil tüm askerlere yağmur çamur altında mıntıka temizliği yaptırmaya (Asker argosunda, "mıntıka yemek") başlamış ve eklemiş:

"O postallarda bir gram çamur görürsem hepinizi yakarım."

Millet yana yana naapsam ne etsem diye düşünürken, bizim aklı evvel kısa dönem askerimiz cebinden çıkarttığı iki poşeti postallarına galoş niyetine geçirip mıntıkasını yapmış ve diğer uzun dönem erler çamurlara batıp çıkarken o rahat rahat işini görüp gitmiş...

O gün, bu gün ve şu gündür, kısa dönem askelere "Poşet" denilmeye başlanmııışş...

Evet sevgili minikler,
Sütünüzü için ve derslerize çalışın.
Bakın bana, o kadar sene okudum ve ola ola nizamiye çavuşu oldum.

Ne kadar güzel değil mi?

Değil...

Sıradaki çarşı iznine kadar,
Sevgiyle kalınacak.
KAL!!!!
(^_^)

---------------------

Acemilik günleri, yemin töreninden bir enstantanete, pardon estankene, yada ne bileyim esentenete, öyle bişşiy...

Sağ baştan say:
Babam, Metin Asteğmen, Annem, Syrano; Sooon!!
 
---------------------