Bugün Doğum Günümmüş Meğersem

Dünyaya hiçbir katkısı olmayan bir insandan söz edebilir misiniz?

Hiçbir şeye elini sürmeyen, hatta nefes bile almadan yaşayan bir insanın dünyaya etkisi düşünülebilir mi?

İşin aslı şudur ki,
O insan, aslında o olmadığı zaman meydana gelebilecek alternatif olayları değiştirdiği için bir şekilde dünyaya etki ediyor demektir.

Aynı şekilde o insan eğer yok ise, bu seferde eğer olsaydı meydana gelebilecek alternatif olayları önlediği için yine bir etkide bulunmuş oluyor demektir.

Amma ve lakin o kişi şu anda yoksa, onun varlığından söz etmek de imkansızdır!

Ve gerçekten de Clark Kent'in aslında Superman olduğunun anlaşılmamasını sağlayan şey taktığı gözlük ve saç şekli midir?
Louis Lane, koynuna aldığı bu adamın gerçek kimliğini anlayamayacak kadar embesil bir muhabir olabilir mi?

--------------------------

Az önce üniversiteye hayatımda ilk defa giriyor olmanın heyecanını yaşıyordum.

Daha dün "ilkokulu bitiremem, 6. sınıfa gidemem" diye zırlayan bir çocuktum.

Ondan önceki gün, ablam bana okula başlama hediyesi olarak bir org almıştı.

En önceki gün ise bundan tam 23 yıl önceydi...

Hakikten zaman neden bu kadar hızlı geçiyor?
Dahası neden bu kadar hızlı geçtiğini de, hep o bitmek bilmeyen dakikaların ardından anlayabiliyoruz?

--------------------------

Bir zamanlar en özendiğim yaşlardandı 23-26 arası yaşlar.

Neden bilmem ama bu sene hiç 23 yaşına girmek istemedim.

Korktum bayaa bayaa!

Neden bilmiyorum ama 23 yaşına girince başıma çok kötü birşey gelecekmiş gibi hissettim.

--------------------------

Adettendir, bir de muhasebe yaptım.

  • Ölümle müşerref oldum. Doğal sebeplerden olmayan, pek hoş gözükmeyen, kardeş acısı olarak tanımlanan türden.
  • Aslı astarı var mı bilmiyorum, sorduğum kimse bu konuda bana birşey söylemedi ama duygularımla, alışkanlıklarımla, yaşantımla çok tezat düştüğümü hissettim. Yahu ben böyle bir insan değildim, niye böyle yaptım ki şimdi dediğim çok oldu.
  • Hayata bakış açım acayip değişti.İşin iç yüzüne, yapanın niyetine, eskisinden daha fazla önem verir oldum.
  • Artık eskisinden çok daha fazla duygusal, aynı derecede de fena halde poker yüzlü oldum. Hayır, Lady Gaga dinlediğim için değil :)
  • Millet bana ana avrat uz gitse, dere tepe düz gitse abi keşke öyle demeseydin, neyse canın sağolsun diyecek kadar sakinleştiğimi, durgunlaştığımı farkettim. Haddinden fazla makul olduğuma kanaat getirdim. Belki de ucuz bi umursamaza, ruhsuza dönüştüm de haberim yok.
  • Olur olmadık her şeye sebepsizce gülme güdüsünü bir nebze yenmeyi başardım. Herhalde bir tek de bunu doğru dürüst yapabildim.
  • O kadar çok "Hmmm... Demek böyle oluyormuş bu işler" dedim ki kendimi cahil cühelanın alay sancağı taşıyanı, bayrak taşıyanı falan hissettim bolcana.
  • İlişkiler konusunda zaten 23 yıldır hiçbir bilgim olmamasına rağmen bu konuda hayatımda en fazla şey öğrendiğim yaşımı da yine bugün geride bıraktım. Öğrendiğim şeyler, etrafımda olup bitenler ve benim bunlardan son derece bîhaber olmam, yoğun bir kusma isteği uyandırdı.
  • Affetmemeyi de öğrendim en nihayetinde. Kötü birşey, kendime yakıştırmadığım birşey. Ama gerekli...
  • Yapmak isteyip de yapmadığım veya yapamadığım şeylerin sayısı bini geçti, beni de geçti. Hayal dünyama en derin ohalarımı sundum.
  • Halen elle tutulur, gözle görülür bir icraatım yok.
  • Amaçsız bir yalnızlık isteği ile aşırı bir yalnız kalma korkusu arasında gidip geliyorum.
  • Bu son bir yılda müziği uyuşturucu niyetine kullanmaya başladığım farkettim. Bir kendini kandırma gereci, dünyadan soyutlanma aparatı, sağırlığa giden yolda engellenemez ilerleyiş...
  • Oyunlar eskisi kadar tat vermiyor, yada üşengeçliğimin boyutu o kadar arttı ki, artık eğlenceden bile yorulmamak için vazgeçiyorum.
  • Umut efendim umut!... Git gide daha sıkı sarılıyorum, öyle ki uçan kuştan veya düşen taştan yada daha başka herhangi bir kafiyeli nesneden bile bir beklentim oluyor. Delirme eşiği midir nedir bu?
--------------------------

Kimse hatırlamasın da iki gün sonra milletin başına doya doya kakabileyim, göğsümü gere gere duygu sömürüsü yapayım istedim ama daha bir gün öncesinden hiç tahmin etmediğim bir arkadaşımdan bir mesaj aldım. Ardından yine beklemediğim biri daha...

Tüm hevesim kursağımda kaldı, anlayacağınız :)

--------------------------

Bireysel kişiliğimi, ele güne, tanıdık tanımadık herkese reklam etme egomu tatmin ettiğim bu satırlarımın sonuna gelirken hepinize sevgilerimi sunuyorum.

Ve diyorum ki, siz sevgili tanıdığım tanımadığım herkes;

En başta da değindiğim vech ile, 23 yıldır hiç kılımı kıpırdatmasam bile bir şekilde illaki bırakmış olduğum etkiler, umarım sizin için hayırlara vesile olmuştur.

İçinde ben varken, konuda uzaktan veya yakından bana değiniliyorken, hatta değinilmiyorken de, umarım sizin hayatınız hep yolunda gider.

Umarım tıpkı sizin mutluluğunuzun benim de mutluluğum olması gibi, benim mutluluğum sizin de mutluluğunuz olur.

Benim üzüntülerim sizi etkilemez, sizin üzüntüleriniz işine içine ben girince daha da sarpa sarmak yerine, tam tersi ortadan kaybolur.

Her ne kadar istemeye istemeye girmiş olsamda, daha fazla büyümekten korkuyor olsam da,
İyi ki de doğdum.
(^_^)

--------------------------


0 Yormuyorum: